- Katılım
- 13 Eki 2011
- Mesajlar
- 400
- Beğeniler
- 1
Bir ağacı oymuşlar,
İçine dünyayı koymuşlar. (radyo – televizyon)
Alınca elimize,
“Alo” deriz ilk önce. (Telefon)
Sabah erkenden çıkarlar,
Haberleri yayarlar,
Onu alır okursun,
Sen haberdar olursun. (Gazete)
Ne ağzı var ne dili,
Konuşur insan gibi. (Mektup)
Uzun uzun yollardan,
Bir acayip kuş gelir.
Ne güzel dili var,
Ne söylerse hoş gelir. (Mektup)
Mektubu yazarım,
Onun içine koyarım.
Yalayıp kapatırım,
Üstüne pul yapıştırırım. (Zarf)
Yürüyerek dolaşır,
Her eve mektup taşır. (Postacı)
İçine dünyayı koymuşlar. (radyo – televizyon)
Alınca elimize,
“Alo” deriz ilk önce. (Telefon)
Sabah erkenden çıkarlar,
Haberleri yayarlar,
Onu alır okursun,
Sen haberdar olursun. (Gazete)
Ne ağzı var ne dili,
Konuşur insan gibi. (Mektup)
Uzun uzun yollardan,
Bir acayip kuş gelir.
Ne güzel dili var,
Ne söylerse hoş gelir. (Mektup)
Mektubu yazarım,
Onun içine koyarım.
Yalayıp kapatırım,
Üstüne pul yapıştırırım. (Zarf)
Yürüyerek dolaşır,
Her eve mektup taşır. (Postacı)