- Katılım
- 25 Eki 2011
- Mesajlar
- 1,318
- Beğeniler
- 5
İki tane çiftçi, biri Adanali, digeri Kayserili... sohbet ederken, tabi haliyle zenginlikleriyle övünecekler...
Kayserili tarlalarinin çoklugundan, isçi yetistirememekten, ürünlerin hersene telef olmasindan bahsedince Adanali atlıyor:
- 'Benim çiftlikte, sabah günes dogmadann biniyoruz arabaya, aksam oluyor, biz hâlâ çiftliğin öteki ucuna yetisemiyo oluyoz, çaresiz geri dönüyoruz'.
Kayserili de hiç bozuntuya vermeden lafı yapistiriyor:
-'Yahu bizim de vardı öyle bir arabamiz ama geçen sene sattik, illet onlarla yolculuk ya...'
:smiley11::smiley11::smiley11:
Kayserili tarlalarinin çoklugundan, isçi yetistirememekten, ürünlerin hersene telef olmasindan bahsedince Adanali atlıyor:
- 'Benim çiftlikte, sabah günes dogmadann biniyoruz arabaya, aksam oluyor, biz hâlâ çiftliğin öteki ucuna yetisemiyo oluyoz, çaresiz geri dönüyoruz'.
Kayserili de hiç bozuntuya vermeden lafı yapistiriyor:
-'Yahu bizim de vardı öyle bir arabamiz ama geçen sene sattik, illet onlarla yolculuk ya...'
:smiley11::smiley11::smiley11: