Neler yeni

Eskimeyen Değer"Lİ"lerimiz

Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#2
Gün yüzün görmeyeliden ki günüm dün gibidir,
Bana bin yılca gelir gerçi sana dün gibidir.

Karamanlı Nizâmî
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#3
Maviye,
Maviye çalar gözlerin,
Yangın mavisine.
Rüzgarda asi,
Körsem,
Senden gayrısına yoksam,
Bozuksam,
Can benim, düş benim,
Ellere nesi?
Hadi gel,
Ay karanlık...

İtten aç,
Yılandan çıplak,
Vurgun ve bela
Gelip durmuşsam kapına
Var mı ki doymazlığım?
İlle de ille
Sevmelerim,
Sevmelerim gibisi?
Oturmuş yazıcılar
Fermanım yazar
N'olur gel,
Ay karanlık...

Dört yanım puşt zulası,
Dost yüzlü,
Dost gülücüklü
Cigaramdan yanar.
Alnım öperler,
Suskun, hayın, çiyansı.
Dört yanım puşt zulası,
Dönerim dönerim çıkmaz.
En leylim gecede ölesim tutmuş,
Etme gel,
Ay karanlık...

Ahmed Arif
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#4
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyveˊnin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar
Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben bir deliyim
Açma pencereni perdeleri çek
Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin ağaçları, söğüt gölgesi
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçeğini eziyor gibi
Ellerinden belli oluyor bir kadın
Denizin dibinde geziyor gibi
Ellerin ellerin ve parmakların
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Saat onikidir, södü lambalar
Uyu da turnalar girsin Rüyana
Bakma tuhaf tuhaf göğe bu kadar
Zaman ne de çabuk geçiyor Mona
Akşamları gelir incir kuşları
Konar bahçenin incirlerine
Kiminin rengi ak, kimisi sarı
Ahhh! beni vursalar bir kuş yerine
Akşamları gelir incir kuşları
Ki, ben, Mona Roza bulurum seni
İncir kuşlarının bakışlarında
Hayatla doldurur bu boş yelkeni
O masum bakışlar Su kenarında
Ki, ben, Mona Roza bulurum seni
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Henüz dinlemedin benden türküler
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
En güzel şarkıyı bir kurşun söyler
Kırgın kırgın bakma yüzüme Roza
Artık inan bana muhacir kızı
Dinle ve kabul et itirafımı
Bir soğuk, bir garip, bir mavi sızı
Alev Alev sardı her tarafımı
Artık inan bana muhacir kızı
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Meyvalar sabırla olgunlaşırmış
Birgün gözlerimin ta içine bak
Anlarsın ölüler niçin yaşarmış
Yağmurlardan sonra büyürmüş başak
Altın bilezikler, o kokulu ten
Cevap versin bu kanlı kuş tüyüne
Bir tüy ki, can verir bir gülümsesen
Bir tüy ki, kapalı gece ve güne
Altın bilezikler, o kokulu ten
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyveˊnin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Aaahhh! senin yüzünden kana batacak!
Mona Roza, siyah güller, ak güller.

Sezai KarakoÇ
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#5
Biz yangında koşuyu kaybeden atlarız
Biz kirli ve temiz çamaşırları
Aynı zaman aynı minval üzere katlarız
Biz koşu bittikten sonra da koşan atlarız

-Sezai KARAKOÇ / ŞAHDAMAR-
 

NûBİHAR

Yeni Üye
Katılım
8 Kas 2011
Mesajlar
159
Beğeniler
0
#6
Kendisi çatlamadan
Toprağı çatlatamaz tohum
Asmışım sinirini mutsuzluğun
Ayrımsayamıyorum bile öyle mutsuzum
Acısını artık duyamıyorum
... Ki kendim öyle bir acı olmuşum
Nasıl görmezse göz kendini
Kendimi arıyor bulamıyorum.

Aziz Nesin - Acının Duvarı Aşılınca
 

NûBİHAR

Yeni Üye
Katılım
8 Kas 2011
Mesajlar
159
Beğeniler
0
#7
sözverdiğimiz yerde buluştuk
sözverdiğimiz zamanda değil.
ben yirmi yıl erken gelip bekledim
sen geldin yirmi yıl geç
ben seni beklemekten yaşlıyım
... sense beklettiğin için genç

AZİZ NESİN - SEVGİ DURAĞI
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#8
Aşka Sevdalanma

Can verme sakın aşka aşk afeti candır
Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır
Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an
Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır
Her ebrulu güzel elinde bir hançeri honriz
Her zülfü siyah yanında bir zehirli yılandır
Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma
Yahşi nazar ettikte sevdaları yamandır
Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanmaki şair sözü elbette yalandır.

FUZULİ
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#9
Aynı günde dört mevsime şahit olmak gibi bir şey bu.
Önce özlüyor, sonra ağlıyor,
akşamları küsüyor, geceleri çok seviyorum...

Özdemir Asaf
 

NûBİHAR

Yeni Üye
Katılım
8 Kas 2011
Mesajlar
159
Beğeniler
0
#10
Aşka Sevdalanma

Can verme sakın aşka aşk afeti candır
Aşk afeti can olduğu meşhuru cihandır
Sakın isteme sevdayı gam aşkta her an
Kim istedi sevdayı gamlı aşk ziyandır
Her ebrulu güzel elinde bir hançeri honriz
Her zülfü siyah yanında bir zehirli yılandır
Yahşi görünür yüzleri güzellerin emma
Yahşi nazar ettikte sevdaları yamandır
Aşk içre azap olduğu bilirem kim
Her kimseki aşıktır işi ahü figandır
Yadetme güzel gözlülerin merdümi çeşmin
Merdüm deyip aldanma kim içtikleri kandır
Gel derse Fuzuli ki güzellerde vefa var
Aldanmaki şair sözü elbette yalandır.

FUZULİ
benden hızlısın
bu şiiri ben paylaşacaktım
 

NûBİHAR

Yeni Üye
Katılım
8 Kas 2011
Mesajlar
159
Beğeniler
0
#11
Esrârını dil zamân zamân söyler imiş,
Hengâme-i gamda dâstân söyler imiş,
Aşk ehli olup da mihnet-i hicrâna,
Ben sabrederim diyen yalan söyler imiş

Hâletî
 

NûBİHAR

Yeni Üye
Katılım
8 Kas 2011
Mesajlar
159
Beğeniler
0
#12
Gün yüzün görmeyeliden ki günüm dün gibidir,
Bana bin yılca gelir gerçi sana dün gibidir.

Karamanlı Nizâmî
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#15
Be Güzel Senin Derdinden

Be güzel senin derdinden
Dün ü gün gezer ağlarım
Ah eyleyip inleyüben
Göz yaşı döker ağlarım

Çağırırım Gani deyi
Unutmasın beni deyi

Kimi görsem seni deyi
Yüzüne bakar ağlarım

Aşık'ım uğradım derde
Düştüm bu söyünmez oda
Hak kadı olduğu yerde
Sinimden çıkar ağlarım

Aşık Paşa
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#16
Seninle burcumuz tutsaydı keşke
Boğalar bir başka yengeç bir başka
Yarını olmayan hayırsız aşka
Ayrılık nikahı kıyalım gitsin.

(CEMAL SAFİ )
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#18
Saçma ey göz eşkten gönlümdeki odlara su
Kim bu denlü duduşan odlara kılmaz çare su

Ab gûndur gûnbed-i devvâr rengi bilmezem
Ya muhit olmuş gözümden gûnbed-i devvâre su

Zevk-i tiğinden aceb yoh olsa gönlüm çak çak
Kim mürûr ile bırağur rahneler divâre su

Vehm ilen söyler dil-i necrûh peykânın sözün
İhtiyât ile içer her kimde olsa yare su

Suya versun bâğban gülzârı zahmet çekmesün
Bir gül açılmaz yüzün tek verse bin gülzare su

Ârızın yâdıyle nemnâk olsa müjgânım nola
Zâyi olmaz gül temannâsıyle vermek hâre su

Gam günü etme dilî bîmârdan tîğin dirîğ
Hayrdır vermek karangu gicede bîmâre su

İste peykânın gönül hicrinde şevkin sâkin et
Susuzam bir kez bu sahrâda benümçün are su

Men lebin muştâkıyam zühhâd kevser tâlibi
Nitekim meste mey içmek hoş gelûr hüşyâre su

Ravza-i kûyuna her dem durmayup eyler güzâr
Âşık olmuş gâlibâ ol serv-i hoş reftâre su

Su yolun toprağ olup ol kûydan dutsam gerek
Çün rakîbimdir dahi ol kûya koymam vare su

Dest bûsi ârzusuyle ölürsem dostlar
Kûze eylen toprağım sunun anınla yâre su

Sevr ser-keşlik kılur kumrî niyâzından meğer
Dâmenin duta ayağına düşe yalvere su

İçmek ister bülbülün kanın meğer bir reng ile
Gül budağının mizâcına gire kurtare su

Tinet-i pâkini ruşen kılmış ehl-i âleme
iktidâ etmiş tarîk-i Ahmed-i muhtâra su

Seyyid-i nev-i beşer deryâ-yi dürr-i istifâ
Kim sepüptür mucizâtı ateş-i eşrâre su

Hayret ilen parmağın dişler kim etse istimâ
Parmağından verdiği şiddet günü enâsere su

Dostu ger zehr-i mâr içse olur âb-i hayât
Hasmı su içse döner elbette zehr-i mâre su

Hâk-i pâyine yetem der ömrlerdir muttasal
Başını taştan taşa urup gezer âvâre su

Bîm-i dûzah nâr-i gam salmış dil-i sûzânıma
Var ümidîm ebr-i ihsânın sepe ol nâre su

Yumn-i na´tinden güher olmuş Fuzûlî sözleri
Ebr-i nisandan dönen tek lâ´lü-i şehvâre su

Umduğum oldur ki rûz-i haşr mahrûm olmayan
Çeşme-i vaslın vere ben teşne-i dîdâre su

fuzuli - su kasidesi
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#19
Artık demir almak günü gelmişse zamandan,
Meçhule giden bir gemi kalkar bu limandan.

Hiç yolcusu yokmuş gibi sessizce alır yol;
Sallanmaz o kalkışta ne mendil ne de bir kol.

Rıhtımda kalanlar bu seyahatten elemli,
Günlerce siyah ufka bakar gözleri nemli.

Biçare gönüller. Ne giden son gemidir bu.
Hicranlı hayatın ne de son matemidir bu.

Dünyada sevilmiş ve seven nafile bekler;
Bilmez ki, giden sevgililer dönmeyecekler.

Bir çok gidenin her biri memnun ki yerinden.
Bir çok seneler geçti; dönen yok seferinden

YAHYA KEMAL BEYATLI
 
Katılım
11 Eki 2011
Mesajlar
115
Beğeniler
0
#20
Yalnız kendi başın mı dertli sanırsın,
Gölgesi yeryüzünde avare insan?
Taş da istemezdi yosun tuttuğunu;
Solmakta her çiçek kokusu uçunca.
Tasadır ağaca rüzgârda yaprağı;
Her kuş yanar az çok ölen yavrusuna;
Sivrisinek de halinden memnun değil;
Vızıltısı şikâyet makamındadır.

-Cahit Sıtkı TARANCI-
 

Forum istatistikleri

Konular
18,892
Mesajlar
30,368
Kullanıcılar
27,851
Son üye
Mfbos
×