Milli Eğitim Bakanı Ömer DİNÇER, Faruk MERCAN’ ın Kanaltürk’te yayınlanan Ankara Nabzı Programına konuk oldu ve gündeme dair önemli açıklamalarda bulundu.
“Seçmeli derslerde çeşitlilik getirerek demokratik davrandık” -Din eğitiminde Avrupa daha katı. Resmi olarak Hristiyanlık dersi diye dersler veriliyor.
-Din Kültürü ve Ahlak Bilgisinin zorunlu olması Anayasal zorunluluktur. Bu dersin zorunlu olması aslında bir ihtiyaçtır. Biz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersinde bir dini öğretmiyoruz. Birçok dinin, dinler tarihi gibi özelliklerini, sorumluluk ve toplumsal değerleri, ahlaki değerleri veren bir ders olarak içeriğinde değişiklikler yapacağız. Ama bu değişiklik bu sene değil seneye olacak. Bu yıl diğer değişikliklere ağırlık verdik.
“İmam Hatip Okulları ile ilgili açıklamalar”
İmam Hatip Okulları toplumsal olarak gerekliliğini kaybetmiş olan okullar değildir. Laikçi kesim Türkiye'de dini eğitimin sınırlandırılması için yapılan çalışmalara karşı İmam hatipler, vatandaşın bulduğu bir çözümdü. Böylece biz farkında olmadan Türkiye’de ikili bir eğitimi yürüttük. Normalde İmam Hatip Okulları matematik dersi görüyor olsa bile normal liselerden az görüyordu. Şimdi biz bunu değiştiriyoruz. Eşitliği sağlıyoruz. Lisedeki ortaokuldaki derslerin aynısını orada da görecek. Müslüman ülkelere biz bunu tavsiye ediyoruz. İmam hatip okullarının ne olacağı konusunda bir gözlem yapmaya ihtiyacımız var. Dolayısıyla İlkokullardaki seçimlik din dersleriyle İmam Hatip okulları üzerinde gözlem yapma şansımızı olacak Bu bir süreçtir. Baktık ki olumsuz etkisi var. O zaman İmam Hatipleri meslek okulları olarak tanımlayabileceğiz. İmam hatiplerle ilgili yapılan şikayetler konusunda vatandaşımız bazı teknik ayrıntıları bilmiyor. E kayıt sistemi üzerinden biz kimin imam hatipe kayıt yaptıracağını bilmiyoruz. Vatandaşımız sözlü olarak okullara müracaat etmesi yeterlidir. Bir sorun yok. Önceden tespit etmek, sanki insanları fişliyormuş gibi belli sıkıntılara yol açacağı için biz bir orta yol bulduk. Kimseyi kırmadan ve incitmeden sorunu çözmeye çalıştık. Şu anda İmam hatip okullarının 6-7 ve 8. sınıftaki müfredatı belli değil. Bunu bizim belirlemiş olmamız gerekiyordu. Bu da yetmez alt sınıftan derslerin alınması vs hepsinin belirlenmesi gerekiyordu. Zamanımız çok daraldı. Bunu ilerleyen dönemde çözeceğiz. Ancak 5. sınıfar için müfredatı belirleyecek kadar bir zamanımız olduğu için bunu yapamadık.
Ara sınıflarda geçişi sağlamak için bu gerekli. İlerleyen dönemde ara sınıflarda geçişi sağlama konusunda da müfredatı hazırlayıp dersleri, seçimlik dersleri belirledikten sonra bu sorunda ortadan kalkmış olacak.
“Sınıf öğretmenleri tedirgin olmamalıdır”
Öğretmenlerimizin tedirgin olmasına gerek yok. Bu yeni programın başarısı onlara bağlı. Biz çocuklarımızı düşündüğümüzden fazla demeyim ama en az onlar kadar öğretmenlerimizi düşünüyoruz ve onların özlük haklarının altyapısı için çaba sarf ediyoruz.
Sınıf öğretmenleri tedirgin olamamalı. Onları mevcut görev yaptıkları yerde istihdam etmeye çalışıyoruz. Bir okulda sınıf öğretmeni fazlalığı varsa biz öğretmenimizi göndermek yerine daha fazla sınıf açarak okulda öğretmenimizi tutmaya çalışıyoruz. Bizim öğretmen fazlalığımız olmayacak.
Norm fazlası konusunda; Okullar bölünmüş olduğu için alan öğretmenleri aynı bölgede yer değiştirecek ya da okulunda ikili eğitim yapılıyorsa okulunda kalacak. Eğer okulu ilkokul olmuşsa hemen o bölgedeki diğer ortaokula gidecek, eğer okulu ikili eğitim yapıyorsa okulunda kalarak derslerine girecek. Branş öğretmenleri maaş karşılığını tamamlamak içinde başka okullara gidebilecek. Eskiden de zaten maaş karşılığını tamamlamak için öğretmenler başka okullara gidebiliyordu. Bu tür uygulamaları daha önceden de hayata geçirmiştik.
“Özür deyince eş durumu, sağlık ve güvenlik bunun içine girer”
Özür grubundan tayin isteyecek öğretmenlerimiz veya hizmet yılını dolduran öğretmenlerimizin hepsi lütfen ferah olunuz. Ağustos ayında bütün ihtiyaçları giderecek tedbirleri aldık ve hazırlığımızı yaptık.
Eşine kavuşamadığını söyleyen öğretmenlerin sorunları lokaldir. Birkaç sorunu genelleme yapamayız.
Birkaç gündür tv gazete ve internet sitelerinde asker ve subaylarımızın eş durumu ilgili protokolun iptal edildiği söyleniyor. Bu bilgi nerden kaynaklandı bilmiyorum ama ilk defa bu yıl eş durumu atamalarını tüm bakanlıklarla birlikte bir koordinasyon içerisinde yapacağız. Bundan önce farklı dönemlerde de atamalar yapılıyordu. Bunun tedbirini aldık. Genelkurmay başkanımızı, adalet bakanımızı ve iç işleri bakanımızı ziyaret ederek bu durumu ben kendilerine belirttim. Bu atamaların bizden önce yapılmasını ve eş durumu mağduriyetinin yaşanmaması ve eğitimin başlamasından çok sonra tayin olmaması gerektiğini belirttim. Bizim bu talebimizi gayet anlayışla karşıladılar ve yerine getirdiler. Zannedersem bu atamaların çoğu yapıldı Ağustosta da biz yapacağız. Koordinasyon sorunu olmayacak. Endişe edilmesin.
“Öğretmen hizmetliden az mı maaş alıyor?”
Öğretmen Hizmetliden Az Maaş alıyor deniyorsa bu konuyu sendikalar dile getiriyor diye düşünüyorum. Buna katılmam mümkün değil. Bu şekilde düşünen öğretmenler oldukça az sayıdadır. Bunun temelinde ise Belediyelerden Milli Eğitime geçen işçilerin ücretleri yer almaktadır.
Eşit işe eşit ücret ve öğretmenlerin ücreti konusunda biz öğretmenlerin toplum içerisindeki saygınlık ve itibarı noktasında ve ekonomik olarak hak ettikleri yerde olmadıklarını düşünüyoruz. Ancak bunun sadece "ULUFE VERİR GİBİ" olacağını, ücret ile olacağını düşünmüyoruz. Öğretmenlerimizin her geçen gün veli ve toplum karşısında itibarı zayıflıyor. Öğretmenler odasına girdiği gibi oradan emekli olup giden öğretmenlerimiz var. Biz bu konuda stratejik bir yaklaşım tarzıyla öğretmenlerimizin kariyer ve ücret sisteminde ciddi değişiklik hazırlıkları yapıyoruz. Öğretmenlerimiz hak ettiklerini alacaklar.
kaynak: personelmeb
“Seçmeli derslerde çeşitlilik getirerek demokratik davrandık” -Din eğitiminde Avrupa daha katı. Resmi olarak Hristiyanlık dersi diye dersler veriliyor.
-Din Kültürü ve Ahlak Bilgisinin zorunlu olması Anayasal zorunluluktur. Bu dersin zorunlu olması aslında bir ihtiyaçtır. Biz Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi Dersinde bir dini öğretmiyoruz. Birçok dinin, dinler tarihi gibi özelliklerini, sorumluluk ve toplumsal değerleri, ahlaki değerleri veren bir ders olarak içeriğinde değişiklikler yapacağız. Ama bu değişiklik bu sene değil seneye olacak. Bu yıl diğer değişikliklere ağırlık verdik.
“İmam Hatip Okulları ile ilgili açıklamalar”
İmam Hatip Okulları toplumsal olarak gerekliliğini kaybetmiş olan okullar değildir. Laikçi kesim Türkiye'de dini eğitimin sınırlandırılması için yapılan çalışmalara karşı İmam hatipler, vatandaşın bulduğu bir çözümdü. Böylece biz farkında olmadan Türkiye’de ikili bir eğitimi yürüttük. Normalde İmam Hatip Okulları matematik dersi görüyor olsa bile normal liselerden az görüyordu. Şimdi biz bunu değiştiriyoruz. Eşitliği sağlıyoruz. Lisedeki ortaokuldaki derslerin aynısını orada da görecek. Müslüman ülkelere biz bunu tavsiye ediyoruz. İmam hatip okullarının ne olacağı konusunda bir gözlem yapmaya ihtiyacımız var. Dolayısıyla İlkokullardaki seçimlik din dersleriyle İmam Hatip okulları üzerinde gözlem yapma şansımızı olacak Bu bir süreçtir. Baktık ki olumsuz etkisi var. O zaman İmam Hatipleri meslek okulları olarak tanımlayabileceğiz. İmam hatiplerle ilgili yapılan şikayetler konusunda vatandaşımız bazı teknik ayrıntıları bilmiyor. E kayıt sistemi üzerinden biz kimin imam hatipe kayıt yaptıracağını bilmiyoruz. Vatandaşımız sözlü olarak okullara müracaat etmesi yeterlidir. Bir sorun yok. Önceden tespit etmek, sanki insanları fişliyormuş gibi belli sıkıntılara yol açacağı için biz bir orta yol bulduk. Kimseyi kırmadan ve incitmeden sorunu çözmeye çalıştık. Şu anda İmam hatip okullarının 6-7 ve 8. sınıftaki müfredatı belli değil. Bunu bizim belirlemiş olmamız gerekiyordu. Bu da yetmez alt sınıftan derslerin alınması vs hepsinin belirlenmesi gerekiyordu. Zamanımız çok daraldı. Bunu ilerleyen dönemde çözeceğiz. Ancak 5. sınıfar için müfredatı belirleyecek kadar bir zamanımız olduğu için bunu yapamadık.
Ara sınıflarda geçişi sağlamak için bu gerekli. İlerleyen dönemde ara sınıflarda geçişi sağlama konusunda da müfredatı hazırlayıp dersleri, seçimlik dersleri belirledikten sonra bu sorunda ortadan kalkmış olacak.
“Sınıf öğretmenleri tedirgin olmamalıdır”
Öğretmenlerimizin tedirgin olmasına gerek yok. Bu yeni programın başarısı onlara bağlı. Biz çocuklarımızı düşündüğümüzden fazla demeyim ama en az onlar kadar öğretmenlerimizi düşünüyoruz ve onların özlük haklarının altyapısı için çaba sarf ediyoruz.
Sınıf öğretmenleri tedirgin olamamalı. Onları mevcut görev yaptıkları yerde istihdam etmeye çalışıyoruz. Bir okulda sınıf öğretmeni fazlalığı varsa biz öğretmenimizi göndermek yerine daha fazla sınıf açarak okulda öğretmenimizi tutmaya çalışıyoruz. Bizim öğretmen fazlalığımız olmayacak.
Norm fazlası konusunda; Okullar bölünmüş olduğu için alan öğretmenleri aynı bölgede yer değiştirecek ya da okulunda ikili eğitim yapılıyorsa okulunda kalacak. Eğer okulu ilkokul olmuşsa hemen o bölgedeki diğer ortaokula gidecek, eğer okulu ikili eğitim yapıyorsa okulunda kalarak derslerine girecek. Branş öğretmenleri maaş karşılığını tamamlamak içinde başka okullara gidebilecek. Eskiden de zaten maaş karşılığını tamamlamak için öğretmenler başka okullara gidebiliyordu. Bu tür uygulamaları daha önceden de hayata geçirmiştik.
“Özür deyince eş durumu, sağlık ve güvenlik bunun içine girer”
Özür grubundan tayin isteyecek öğretmenlerimiz veya hizmet yılını dolduran öğretmenlerimizin hepsi lütfen ferah olunuz. Ağustos ayında bütün ihtiyaçları giderecek tedbirleri aldık ve hazırlığımızı yaptık.
Eşine kavuşamadığını söyleyen öğretmenlerin sorunları lokaldir. Birkaç sorunu genelleme yapamayız.
Birkaç gündür tv gazete ve internet sitelerinde asker ve subaylarımızın eş durumu ilgili protokolun iptal edildiği söyleniyor. Bu bilgi nerden kaynaklandı bilmiyorum ama ilk defa bu yıl eş durumu atamalarını tüm bakanlıklarla birlikte bir koordinasyon içerisinde yapacağız. Bundan önce farklı dönemlerde de atamalar yapılıyordu. Bunun tedbirini aldık. Genelkurmay başkanımızı, adalet bakanımızı ve iç işleri bakanımızı ziyaret ederek bu durumu ben kendilerine belirttim. Bu atamaların bizden önce yapılmasını ve eş durumu mağduriyetinin yaşanmaması ve eğitimin başlamasından çok sonra tayin olmaması gerektiğini belirttim. Bizim bu talebimizi gayet anlayışla karşıladılar ve yerine getirdiler. Zannedersem bu atamaların çoğu yapıldı Ağustosta da biz yapacağız. Koordinasyon sorunu olmayacak. Endişe edilmesin.
“Öğretmen hizmetliden az mı maaş alıyor?”
Öğretmen Hizmetliden Az Maaş alıyor deniyorsa bu konuyu sendikalar dile getiriyor diye düşünüyorum. Buna katılmam mümkün değil. Bu şekilde düşünen öğretmenler oldukça az sayıdadır. Bunun temelinde ise Belediyelerden Milli Eğitime geçen işçilerin ücretleri yer almaktadır.
Eşit işe eşit ücret ve öğretmenlerin ücreti konusunda biz öğretmenlerin toplum içerisindeki saygınlık ve itibarı noktasında ve ekonomik olarak hak ettikleri yerde olmadıklarını düşünüyoruz. Ancak bunun sadece "ULUFE VERİR GİBİ" olacağını, ücret ile olacağını düşünmüyoruz. Öğretmenlerimizin her geçen gün veli ve toplum karşısında itibarı zayıflıyor. Öğretmenler odasına girdiği gibi oradan emekli olup giden öğretmenlerimiz var. Biz bu konuda stratejik bir yaklaşım tarzıyla öğretmenlerimizin kariyer ve ücret sisteminde ciddi değişiklik hazırlıkları yapıyoruz. Öğretmenlerimiz hak ettiklerini alacaklar.
kaynak: personelmeb
